Nermin Bezmen-den Kurt Seyit-e

Kurt Seyit ve Şura, Nermin Bezmen'in romanından alınmış drama ve tarihi bir dizisidir. Yazar Bezmen, tüm kalbi, emeği ve hayalleri ile uzun uğraşlar sonucunda bu romana ve geçmişe hayat vermiştir.  Hayali, yılbaşı dileklerinin arasında bir gün bu romana hayat vermek emin ellere emanet etmek, işin doğru yapıldığından emin olmak olan Bezmen, geçtiğimiz yılbaşı günü Kurt Seyit ve Şura'nın göz alıcı dansı ile tüm ekranları başındaki seyircisini büyülemiş, hemde Bezmen'in içinin rahat ettiği gibi duygusal anlar yaşamasına neden olmuş.  Bu romanı yazarken, her daim masasının başucunda bulunan dedesinin resminden ilham alan yazar, Kıvanç Tatlıtuğ'u karşısında üsteğmen üniformasıyla görür görmez dedesini kaybetmediğini aksine geri kazandığına inanmış. Şimdi ile sizlerle başarılı yazar Nermin Bezmen'in Kurt Seyit dedesine yazdığı açık mektubu paylaşacağız;  Kurt Seyit... Sevgili dedem,  Seninle hiç rastlaşmadık. Ben doğmadan çok önce sen buralardan göçmüştün. Ama minicik bir çocukken daha, annemin okuduğu hikayeler, efsaneler, anneannemin anlattığı masalların kahramanları arasında en hayran olduğum sendin. Hep, senin harika bir öykü kahramanı olacağını düşünürdüm, hakkında anlatılanları dinleyip, Çarlık üniforman, çizmelerin, kılıcınla çektirdiğin fotoğrafı izlerken. Sen benim için ulaşamayacağım, kaybolmuş bir zamanın sınırları değişmiş, o gün hiç gidemeyeceğim bir ülkenin, kitabı hiçbir zaman yazılmamış isimsiz bir kahramanıydın. Geçmişte kalmış ama bir o kadar da yakında ve yanı başımdaydın. Televizyonda dizinin fragmanını gördükten sonra Kıvanç'a yazdığım mesajda sen de vardın: ''Sevgili Kıvanç. Bedenler ruhların ev sahibi ise sen şu anda Kurt Seyit'in ruhunu ağırlıyorsun. Yolun açık, keyiflerin onun kadar, hüzünlerin onunkinden ırak olsun.''